Günlük Piyasa Bülteni

Güncel Piyasa ve Döviz Haberleri 03/12/2020 - Perşembe

• Küresel mali piyasalar, dün de bültenimizde belirttiğimiz üzere, olumlu tarafta kalmayı tercih ederek Aralık ayına büyük bir ‘aşkla’ başladı.
• MSCI Dünya hisse senedi endeksinin tüm zamanların zirvesinde olması, her ne kadar bizleri ürkütse de, ana görünüm olumlu, risk alma iştahı da yüksek seviyede seyredince, satışlar sadece kar satışı kapsamında dar bir aralıkla kalıyor.
• Ayın ilk gününü coşkulu bir yükselişle tamamlayan küresel piyasalar, dün biraz da olsun Brexit ile ilgili olumsuz haberler, ve ABD'de 10 yıl vadeli devlet tahvil faizinin %1’e dayanması ile temkinli tarafta kalmayı tercih etti.
• ABD dolarının küresel olarak değerini gösteren sepet kur (DXY) Nisan 2018 seviyesine gerilemesi ile artan dolar zayıflığı, dikkat çekiyor. Araya şu notu sıkıştırmış olayım. ABD'nin çiçeği burnunda Hazine Bakanı Yellen ablamız, "ABD'nin küresel liderliğini yeniden tesis etmek zorundayız" dedi. Bunu zamanı gelince tekrar konuşacağız.
• EUR’nun 1,20 seviyesini zorlaması ile aldığımız uzun pozisyon, kuzeye doğru ilerlemeye devam ediyor. EUR, dolar karşısında 1,21 seviyesini aşarak son 32 ayın zirvesine yükseldi (bakınız grafik).
• Brexit konusunda, piyasaya yansıyan açıklamalar, halen daha görüşmelerin devam ettiği ama arpa boyu kadar yol alınamadığına işaret ediyor. Dolar zayıflığı ile 1,34 seviyesini yukarı yönlü zorlayan Sterlin, istediği haberi bir türlü duyamayınca, beklediğimiz yükselişi de yapamıyor.
• GBPUSD cephesinde halen daha pusudayız. Bu arada, Sterlin satım yönünde (put) opsiyonlarının da artmaya başladığını not edelim. Yani, Sterlin alan ve ticaret anlaşmasının olacağını düşünen yatırımcılar (1,40 hedefi), diğer taraftan da anlaşmanın olmama ihtimaline karşı (1,27 hedefi) Sterlin satım opsiyonu satın alarak korunmaya geçmişler.
• Dün gün boyu, biraz yükseliş biraz düşüş derken, belli ki pek çok endeks hızlı bir ralli ardından soluklanmayı hatta daha da fazla yükseliş için dinlenmeyi tercih etmiş. Küresel mali piyasaların günü ve geceyi yatay bir tablo ile bitirmesine paralel içeride de BIST100 endeksi günü sadece %0,02 yükselişle tamamladı.
• USDTRY kurunda ise bir rahatsızlık olduğunu seziyoruz. Bir tarafta yurtiçi yerleşiklerin devam eden döviz alımları veya ters para ikamesi ile TL’den koşar adım uzaklaşmasına, son haftalarda yabancı girişleri ilaç olurken, dün açıklanan dış ticaret verileri ise, bireyselin yanı sıra kurumsal tarafın da dövizde alıcı olmak zorunda kaldığına işaret ediyor.
• Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı Kasım ayı geçici dış ticaret verilerine göre, dış ticaret açığı, bir önceki yılın aynı ayına göre yaklaşık bir buçuk kat artarak 5,1 milyar dolar oldu! İthalat kalemi içerisinde altını önemli bir yer tuttuğunu görüyoruz.
• Demek ki, rekabetçi kur söylemi (TL’nin değer kaybının yaratacağı avantaj) biraz da klişeleşmiş bir lafmış! TL değer kaybederken, ithalat daha da fazla artıyor. Neden mi? Altın ve petrol fiyatları son aylarda yukarı yönlü artış kaydediyor (emtia). Biliyoruz ki, 100 birim ihracat için en az 60 birim ithalat gerekiyor. En son olarak da iç talep halen daha canlı. Durum böyle olunca da, dövizde “reel” talep devam ediyor.
• Döviz kurunda kalıcı bir düşüşten söz etmek için, Türkiye’nin büyüme kompozisyonunu yeniden şekillendirmesi (zaman lazım), ve yurtiçi yerleşiklerin dövizden TL’ye dönmeye ikna olmaları lazım. Bunun için de tek ilacın faiz olmadığını bu satırlarda pek çok kez tartıştık.
• İngiltere, düzenleyici kuruluşları, Pfizer ve BioNTech aşısını dün onaylayan ilk batılı ülke oldu. İngiltere hükümetinden yapılan açıklamaya göre, aşı gelecek hafta İngiltere’de kullanılabilir olacak. BioNTech hissesi son 10 günde %40 yükseldi.
• Her ne kadar aşı onay alsa ve kullanıma başlanacak olsa da, aşı yaptırmak istemeyenlerin sayısı da oldukça fazla. Öte yandan, kışın da gelmesi ile Kıbrıs’ın her iki yakasında, Türkiye’de ve dünyada vaka sayıları süratli bir şekilde atarken, izolasyon önlemleri de, cılız bir toparlanma içinde olan küresel ekonomiyi yeniden etkileyebilir.
• Son haftalarda, tekme tokat 50 haftalık ortalamaların geçtiği 1,760 seviyesine kadar itilen sarı metal, pek çok yatırımcıda ah vahların çekilmesine neden olmuştu. Altında cephesinden 2 kademe uzun pozisyondayız. Altının ons fiyatının yeniden 1,835 dolara toparlandığını not edelim. Aşının yaygın kullanılamaması durumunda, artan vaka sayıları da göz önüne alındığında, altının büyük bir potansiyel taşıdığını düşünüyoruz (bakınız grafik).
• Bu arada, portföyümüzde mevcut Avrupa havacılık ve enerji hisselerini, Nasdaq’da işlem gören kıymetli metal maden şirketi ile değiştirmek için pusudayız.
• Gümüşle ilgili okurlarımızdan pek çok soru gelse de, şu anda kayda değer bir pozisyonumuz yok. 25 dolar / ons seviyesi geçilip gecelik kapanış görmeden yeni bir pozisyon alma konusunda da isteksiz olacağız.
• ABD cephesinde tutarı kabaca 1 milyar dolara yakın yeni bir teşvik paketi gündeme geldi. Morfin misali para ile acılarını dindirmeye alışan piyasaların, bu tip haberleri seveceğini düşünüyorum.
• Devam eden reel döviz talep, eriyen TCMB rezervleri, ekonomiyi bekleyen sert kış ile USDTRY’nin yönünü çok da aşağıya çevirmesini beklemek mevcut ekosistemde düşük bir ihtimal olarak görülüyor. Oyun değiştirici bir gelişme olmaması kaydı ile, aşağı potansiyelin 7,76 , 7,50 ve belki de 7,24 seviyeleri ile sınırlı olacağını düşünüyorum. Olumsuz tabloda ise, yukarıda 7,92 , 8,05 ve 8,17 seviyeleri radarımızda olacaktır. 8,05’e doğru olası bir atağı, trade amaçlı, TL açısından uzun pozisyon fırsatı olarak okuyacağız.
• İstanbul Ticaret Odası’nın açıkladığı yüksek enflasyon ardından bugün TÜİK tarafından açıklanacak Kasım ayı resmi enflasyon rakamının piyasa beklentisi olan %1,1’den çok daha fazla artacağını düşünüyorum!
• Her ne kadar gündemin bir numarası enflasyon rakamları olsa da, her hafta Perşembe günü açıklanan haftalık para ve banka istatistikleri ile menkul kıymet istatistikleri, içeride döviz talebi ile yabancı girişlerine ışık tutacaktır.