Günlük Piyasa Bülteni

Güncel Piyasa ve Döviz Haberleri 30/09/2020 - Çarşamba

• Dün Türk mali piyasalarının gözü kulağı, Sn. Bakan Albayrak’ın eski adı ile Orta Vadeli Program, yeni adı ile açıklayacağı Yeni Ekonomi Program'a (YEP) çevrildi.
• Yasal anlamda bir zorunluluk olan ve Türkiye ekonomisinin önümüzdeki 3 senede izleyeceği yol haritasına ışık tutan bu programın yegane amacı ‘öngörülebilirlik’ sağlamak.
• Elbette tüm YEP sunumunu bültenimize taşımak, bültenin de okuyucunun da amacını biraz aşıyor. Bu nedenle çok kısa olarak: 2020 büyümesinin %0,3 ; 2021 için ise büyüme hedefi %5,8 olarak belirlenmiş. İşsizlik oranının kademeli olarak %11'lere indirilmesi hedeflenirken, bu yıl enflasyon için %10,5 ; 2021’de ise %8,0 olarak hedef konulmuş. Bütçe açığının GSYİH'ya oranı bu yıl %4,9, 2021'de ise %4,3 ; cari işlemler açığının GSYİH'ya oranının bu yıl %3,5 ; 2021 için ise %1,9 olarak belirlenmiş.
• Hatırlanacak olursa, bir önceki programda da, programın ana hedefleri sürdürülebilir büyüme, istihdam, cari açıkla ve enflasyonla mücadele, ve finansal istikrarın tesisi olarak 5 kalemde ele alınmıştı. Lakin, enflasyonu düşürürken, cari açığı da düşürmek ve büyüme sağlamak yönünde ortaya atılan hedefler, sahiplenilmemiş, program da istenilen başarıya ulaşamamıştı.
• YEP’in piyasa cephesinde pek de bir iyimserlik yarattığını söyleyemeyiz. Genel çerçevesi kulağa hoş gelse de, ortaya konulan temenniler olumlu olsa da, bunların nasıl tesis edileceği veya yapılacağı konusunda yol haritasının eksikliği, haliyle belirsizlik, bardağın ise boş kısmının görülmesine neden oldu.
• Daha yalın bir anlatımla, genel hatları ile, piyasa, YEP’in bakış açısını beğense de, “hedef koymak kolay, gerçekleştirmek zor olarak” gördü. Önemli bir piyasa etkisi de olmadı. %10,50 enflasyon hedefine paralel TCMB’nin daha fazla faiz artışına gitmeyeceği beklentisi, bir parça da olsun olumsuz tarafta kaldı.
• Sunumun bizce en önemli kısımlarından biri, ‘finansal istikrarın tesisi’ konusu idi. Bu noktada, son günlerde otoritelerin atmış olduğu ve normalleşme kapsamında ele aldığımız ve beğendiğimiz peş peşe adımların (faiz artırımı, türev kısıtlamalarında gevşeme, Aktif Rasyosu güncelleme) önümüzdeki günlerde devam edebileceğini düşünüyoruz.
• Geride bıraktığımız hafta, TCMB ve BDDK’nın yerinde gördüğümüz adımları ile olumlu ayrışan TL ve TL cinsi varlıklar, Azeri – Ermeni sorununun olası bir Türk – Rus sorununa evrilebileceği beklentisi ile artan jeopolitik risklere paralel TL ve Rus Rublesinin haftayı pek de iyimser karşılamadığını, hatta olumsuz ayrıştığını söylemiştik.
• Dün, günün ikinci yarısında, Ermenistan kaynaklı bir açıklama, TL varlıklarda dalgalanma yarattı. Habere göre, Türk F16'sının, Ermeni SU-25 savaş uçağını düşürdüğü ve pilotun öldüğü haber sonrası yeniden artan jeopolitik risk algısı, USD/TRY kurunu bir kez daha 7,85 seviyelerine taşısa da, Türkiye’nin haberi yalanlaması sonrası kayıplar büyük oranda telafi edildi.
• Daha önce de belirttiğimiz üzere, kabaca 2 haftadır, yabancı fonların çeyrek dönem öncesinde portföy düzenlemeleri nedeniyle satış tarafında oldukları, çeyrek dönemin atlatılması ardından havanın yeniden iyimsere döneceğini düşünüyoruz. Bu da ne demek: Dolar yeniden değer kaybedebilir, risk iştahı yeniden artabilir.
• Bu görüşü desteklercesine, dün de bültenimizde ön plana çıkardığımız üzere, dolar hafif de olsa değer kaybetmeye başlarken, EUR/USD cephesinde 1,1670 seviyesinden açtığımız uzun poziyon kuzeye ilerlemeye başladı. Altın cephesinde 1,852 dolar seviyesinden kademeli alıma geçtik. Gümüşün de iyimserliğe ayak uydurmasını beklesek de, kıymetli metaller tarafında oyumuz altından yana (bakınız grafik).
• Yeni güne başlarken, daha mürekkep kurumadan, normalleşme adımları kapsamında döviz alımlarından kesilen BSİV oranı %1'den binde 2'ye indirilirken, mevduat stopaj oranları da vadelere göre (yıl sonuna kadar) düşürüldüğünü görüyoruz. Resmi gazetede yayımlanan bu haber, faiz adımı, swap kısıtlamasının gevşetilmesi ve Aktif Rasyosunda yapılan düzenleme ile birlikte ele alındığında, olumlu ve TL pozitif olarak okuyoruz!
• 5 kez yapılacak olan ve dün sabaha karşı birincisi yapılan ABD seçimleri öncesi başkan adaylarının münazarası, siyaset biliminin, nezaketin ve hoş görünün yerini çok da sert söylemlere bıraktığını, suçlamaların ağır bastığını, adayların birbirlerine nezaket kurallarını aşan ifadeler kullandığı bir sürece dönüştüğü ne yazık ki görmüş olduk.
• ABD borsaları münazara öncesinde geceyi %0,4 oranında düşüşle tamamlaması ardından sabah Pasifiğin diğer ucunda hava olumlu seyrediyor. Lakin, ABD borsalarının vadeli işlemlerinde kayıplar gözden kaçmıyor.
• Bugün yılın üçüncü çeyreğin ve Eylül ayının son iş günü. Her çeyrek sonu olduğu üzere sert ve beklenmedik hareketler görülebileceğinin altını çizelim.  
• Veri akışında ise, içeride dış ticaret dengesi, dışarıda ise İngiltere ikinci çeyrek büyüme verisi ve TÜFE, Almanya perakende satışlar ve işsizlik oranı, ABD’de büyüme, PMI, bekleyen konut satışları ve özel sektör istihdamı takip edilebilir.
• Grafik analizlerinde gözümüze çarpan önemli bir değişiklik göremedik. USD/TRY kurunda uzun bir süredir hedeflediğimiz 7,77 seviyesi gerçekleştikten sonra, gelişmeleri takip etmek için kısa bir süre kenara çekilme kararı aldık. Gelişmeleri TL lehine ilave pozisyon açmak için kollayacağız. EUR ve altın için olumlu tonumuzu koruyoruz.