Günlük Piyasa Bülteni
İktisatbank Günlük Piyasa Analiz ve Yorumu 05/12/2017
Türk mali piyasaları dün sabah saatlerinde açıklanan yüksek enflasyon verisine rağmen, takdire şayan bir günü geride bıraktı. İyimserliğin arkasında, TCMB’nin Aralık 2003’ten bu yana en yüksek seviyeye yükselen enflasyon verisine kayıtsız kalamayacağı ve 14 Aralık tarihinde düzenlenecek olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplatışında hatırı sayılır bir faiz artışına gideceği beklentisinin yattığını görüyoruz. Her ne kadar masa üzerinde pek çok cevapsız soru ve olumsuz gündem maddesi dursa da, ABD’den esen ve hisse senedi endekslerini coşturan vergi reformu bir tarafta, TCMB’nin kredibilite kazanarak yüksek enflasyona kayıtsız kalmayacağı diğer tarafta Türk mali piyasalarını destekledi. Enflasyon verisi ardından 3,95 seviyesine dayanan USD/TL kuru, TCMB iyimserliği ile 3,86’lı seviyelere kadar gevşedi. Kur cephesinde görülen iyimserlik, alternatif piyasalara da yansıdı. Borsa İstanbul 100 endeksi günü % 1,6 oranından yükselişle tamamlarken, yüksek enflasyona rağmen, 10 yıllık tahvilin bileşik faizi yaklaşık 5 baz puan geriledi.
TCMB’nin faiz artırmaktan başka çaresinin kalmadığı inancının yarattığı iyimserlik, Cumhurbaşkanı Erdoğan önceki gün “sermaye hareketlerine sınırlama mı geliyor?” endişesine varacak bir şekilde yorumlanan çıkışına karşı gelen güçlü düzletme bir tarafta, ABD cephesinden risk iştahını ve borsaları coşturan vergi reformu diğer taraftan iyimserliği katkı koydu. Her ne kadar gözümün ABD’de devam eden Atilla davasında olsa da, Zarrab’ın iddialarında henüz yeni ve bilinmedik bir gelişmenin olmaması (şimdilik) davayı gündemin ilk sıralarından aldığını da not etmek gerekiyor. ABD cephesinde uzun bir süredir beklenen vergi reformunun daha doğrusu Trump’ın elle tutulur bir yasayı geçirebilmesi, piyasalarda iyimserlikle karşılanıyor. ABD borsaları yükseliş yönünde bir seyir izlerken, dünyanın geriye kalan kısmında da benzer bir eğilim yaşandı. Gözler dün İngiltere Başbakanı May ile AB’den Junker ile görüşmesine çevrildi. Her ne kadar AB’ye ödenecek çıkış tutarında anlaşılsa da, Kuzey İrlanda’nın Brexit anlaşmasında İngiltere tarafında yer almak yerine AB normları ile ayrılık sürecine dahil olmak istediklerini belirtmesi ve henüz Brexit konusunda masaya takvim konulamamış olması, dün gün içinde Sterlin’in elde ettiği kazanımları da geri vermesi neden oldu. May’in Kuzey İrlanda lideri ile bugün tekrar görüşeceğini okuyoruz. 14 - 15 Aralık tarihli AB Parlamento toplantısına kalan sürenin azalması Sterlin üzerinde baskı kuruyor.
Bugünün veri takviminde peç çok ülkede açıklanacak PMI rakamları ile ABD’de günün ikinci yarısında açıklanacak hizmet sektörü ISM verisi takip edilebilir. Türkiye mali piyasalarının yukarda saydığımız nedenlerden ötürü bir miktar daha iyimserlik yaşanma ihtimalini göz ardı etmiyor. Teknik manada kur cephesinde aşağıda 3,84 ve devamında 3,7550 seviyesi bulunuyor. Her ne kadar kısa vadede kur cephesinde geri çekilme ihtimalini küçümsemesek de, ana yönünü yukarı olacağını düşünüyoruz. Döviz açık pozisyonların kapatılması bağlamında gelinecek seviyelerin fırsat yaratacağını düşünüyoruz.
USD/TL kurunda bir miktar daha gevşemeye ihtimal veriyoruz
Son dönemlerde artan olumsuz gelişmeler her ne kadar masa üzerinde durmaya devam etse de, TCMB’nin dün açıklanan yüksek enflasyon ardından 14 Aralık olağan toplantısında yüklü bir faiz artırımına hazırlandığı yönünde artan inanışlar bir tarafta, ABD’de Senato’dan geçen vergi yasa tasarısının yarattığı küresel iyimserlik diğer tarafta, USD/TL kurunu desteklemeye başladı.
*4 saatlik grafikte 3,92 seviyesinin aşağı yönlü geçildiğini görüyoruz
Kaynak: Reuters
*Günlük grafiklerde düşüşün 3,84 seviyesinin diplerine kadar devam etme ihtimali belirdi
Ana trendin yukarı yönlü olmaya devam ettiğini not etmek kaydı ile, 11 Eylül tarihinde görülen 3,8885 seviyesine nazaran geride bıraktığımız haftalarda test edilen 3,98 seviyesinin düzeltmesinin 3,84 seviyesine kadar devam edebilme ihtimali belirdi. Döviz alma ihtiyacı içinde olan yatırımcıların 3,84 seviyesinin ilk etapta diplerini kollamaya devam etmesi akıllıca bir yatırım davranışı olabilir
Kaynak: Reuters
TÜFE enflasyonu Aralık 2003’ten buyana en yüksek seviyede açıklandı
Kasım ayı enflasyon rakamları piyasa tahminlerinin oldukça üzerinde sonuçlandı. Aylık TÜFE % 1,49 ; ÜFE ise % 2,02 oranında artış kaydederken, yıllık veriler sırası ile % 12,98 (Aralık 2003’ten bu ayna en yüksek) ve % 17,30 ile (2008 Ağustos’tan bu yana en yüksek) seviyede açıklandı.
TCMB’nin yakında takip ettiği, kontrol edilebilir enflasyon olarak görülen çekirdek enflasyon “C” endeksi (eski “I”) aylık bazda % 1,07 artış kaydederken, yıllık bazda da % 12,08 seviyesine yükselmiş (Ekim % 11,82).
Enflasyonu nerden bakarsak bakalım olumsuz olarak okuyoruz. Aralık ayından itibaren başlayacak olumlu baz etkisi ile her ne kadar enflasyonda en kötünün görüldüğü düşünülse de, 2018 yılının ikinci yarısında % 10 seviyesine gerileyecek bir enflasyonun kimseyi mutlu etmeyeceğini düşünüyoruz
Kaynak: TÜİK
Emre Değirmencioğlu (@emredegirmenci5)
Grup Müdürü • Group Manager
Hazine Bölümü • Treasury Department
- Kasım ayı TÜFE enflasyonu % 12,98 olarak gerçekleşerek Aralık 2003’te buyana en yüksek seviyeye yükseldi (G7 ülkelerinin toplamından fazla)
- Yüksek seyreden ve kontrolden çıkmaya yüz tutmuş enflasyona karşı TCMB’nin sabrının dolduğu yönünde artan inanışlar ve 14 Aralık PPK toplantısından beklenen yüklü faiz artışı, Türk mali piyasalarını destekliyor
- USD/TL kuru dün enflasyon verisi ardından 3,95 seviyesine dayansa da, günü yurtdışı olumlu piyasaların ve faiz artırım beklentisinin yardımı ile 3,87 seviyelerinde tamamladı
- Kur cephesinde ana yön yukarı olsa da, düzeltmenin aşağıda 3,84 ve devamında 3,7550 seviyesine kadar devam etme ihtimalinin belirdiğini düşünüyoruz (bakınız grafikler)
- Öte yandan Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sermaye hareketlerine sınırlama mı geliyor yönünde algılanan söylemine gelen güçlü düzeltme ve ABD’den akan vergi reformunun yarattığı risk iştahı, piyasaları destekliyor
- Gözler her ne ABD’de devam eden “Atilla davasında” olsa da, şimdilik piyasaların gündemine değiştirecek boyutta yeni bir haber gelmediğini de not etmek gerekiyor
- Kabaca 3 aydır satış baskısına boyun eğen TL ve TL cinsi yatırım araçlarında, yukarda sıraladığımız etkenlerden ötürü bir miktar da olsa düzeltmeye imkan tanıyoruz
- Özellikle kur seviyesinde gelinecek noktaların, riskli pozisyonları kapatmak ve ileriye dönük döviz ihtiyaçlarını karşılamak için fırsat olarak okuyacağız
Türk mali piyasaları dün sabah saatlerinde açıklanan yüksek enflasyon verisine rağmen, takdire şayan bir günü geride bıraktı. İyimserliğin arkasında, TCMB’nin Aralık 2003’ten bu yana en yüksek seviyeye yükselen enflasyon verisine kayıtsız kalamayacağı ve 14 Aralık tarihinde düzenlenecek olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplatışında hatırı sayılır bir faiz artışına gideceği beklentisinin yattığını görüyoruz. Her ne kadar masa üzerinde pek çok cevapsız soru ve olumsuz gündem maddesi dursa da, ABD’den esen ve hisse senedi endekslerini coşturan vergi reformu bir tarafta, TCMB’nin kredibilite kazanarak yüksek enflasyona kayıtsız kalmayacağı diğer tarafta Türk mali piyasalarını destekledi. Enflasyon verisi ardından 3,95 seviyesine dayanan USD/TL kuru, TCMB iyimserliği ile 3,86’lı seviyelere kadar gevşedi. Kur cephesinde görülen iyimserlik, alternatif piyasalara da yansıdı. Borsa İstanbul 100 endeksi günü % 1,6 oranından yükselişle tamamlarken, yüksek enflasyona rağmen, 10 yıllık tahvilin bileşik faizi yaklaşık 5 baz puan geriledi.
TCMB’nin faiz artırmaktan başka çaresinin kalmadığı inancının yarattığı iyimserlik, Cumhurbaşkanı Erdoğan önceki gün “sermaye hareketlerine sınırlama mı geliyor?” endişesine varacak bir şekilde yorumlanan çıkışına karşı gelen güçlü düzletme bir tarafta, ABD cephesinden risk iştahını ve borsaları coşturan vergi reformu diğer taraftan iyimserliği katkı koydu. Her ne kadar gözümün ABD’de devam eden Atilla davasında olsa da, Zarrab’ın iddialarında henüz yeni ve bilinmedik bir gelişmenin olmaması (şimdilik) davayı gündemin ilk sıralarından aldığını da not etmek gerekiyor. ABD cephesinde uzun bir süredir beklenen vergi reformunun daha doğrusu Trump’ın elle tutulur bir yasayı geçirebilmesi, piyasalarda iyimserlikle karşılanıyor. ABD borsaları yükseliş yönünde bir seyir izlerken, dünyanın geriye kalan kısmında da benzer bir eğilim yaşandı. Gözler dün İngiltere Başbakanı May ile AB’den Junker ile görüşmesine çevrildi. Her ne kadar AB’ye ödenecek çıkış tutarında anlaşılsa da, Kuzey İrlanda’nın Brexit anlaşmasında İngiltere tarafında yer almak yerine AB normları ile ayrılık sürecine dahil olmak istediklerini belirtmesi ve henüz Brexit konusunda masaya takvim konulamamış olması, dün gün içinde Sterlin’in elde ettiği kazanımları da geri vermesi neden oldu. May’in Kuzey İrlanda lideri ile bugün tekrar görüşeceğini okuyoruz. 14 - 15 Aralık tarihli AB Parlamento toplantısına kalan sürenin azalması Sterlin üzerinde baskı kuruyor.
Bugünün veri takviminde peç çok ülkede açıklanacak PMI rakamları ile ABD’de günün ikinci yarısında açıklanacak hizmet sektörü ISM verisi takip edilebilir. Türkiye mali piyasalarının yukarda saydığımız nedenlerden ötürü bir miktar daha iyimserlik yaşanma ihtimalini göz ardı etmiyor. Teknik manada kur cephesinde aşağıda 3,84 ve devamında 3,7550 seviyesi bulunuyor. Her ne kadar kısa vadede kur cephesinde geri çekilme ihtimalini küçümsemesek de, ana yönünü yukarı olacağını düşünüyoruz. Döviz açık pozisyonların kapatılması bağlamında gelinecek seviyelerin fırsat yaratacağını düşünüyoruz.
USD/TL kurunda bir miktar daha gevşemeye ihtimal veriyoruz
Son dönemlerde artan olumsuz gelişmeler her ne kadar masa üzerinde durmaya devam etse de, TCMB’nin dün açıklanan yüksek enflasyon ardından 14 Aralık olağan toplantısında yüklü bir faiz artırımına hazırlandığı yönünde artan inanışlar bir tarafta, ABD’de Senato’dan geçen vergi yasa tasarısının yarattığı küresel iyimserlik diğer tarafta, USD/TL kurunu desteklemeye başladı.
*4 saatlik grafikte 3,92 seviyesinin aşağı yönlü geçildiğini görüyoruz
Kaynak: Reuters
*Günlük grafiklerde düşüşün 3,84 seviyesinin diplerine kadar devam etme ihtimali belirdi
Ana trendin yukarı yönlü olmaya devam ettiğini not etmek kaydı ile, 11 Eylül tarihinde görülen 3,8885 seviyesine nazaran geride bıraktığımız haftalarda test edilen 3,98 seviyesinin düzeltmesinin 3,84 seviyesine kadar devam edebilme ihtimali belirdi. Döviz alma ihtiyacı içinde olan yatırımcıların 3,84 seviyesinin ilk etapta diplerini kollamaya devam etmesi akıllıca bir yatırım davranışı olabilir
Kaynak: Reuters
TÜFE enflasyonu Aralık 2003’ten buyana en yüksek seviyede açıklandı
Kasım ayı enflasyon rakamları piyasa tahminlerinin oldukça üzerinde sonuçlandı. Aylık TÜFE % 1,49 ; ÜFE ise % 2,02 oranında artış kaydederken, yıllık veriler sırası ile % 12,98 (Aralık 2003’ten bu ayna en yüksek) ve % 17,30 ile (2008 Ağustos’tan bu yana en yüksek) seviyede açıklandı.
TCMB’nin yakında takip ettiği, kontrol edilebilir enflasyon olarak görülen çekirdek enflasyon “C” endeksi (eski “I”) aylık bazda % 1,07 artış kaydederken, yıllık bazda da % 12,08 seviyesine yükselmiş (Ekim % 11,82).
Enflasyonu nerden bakarsak bakalım olumsuz olarak okuyoruz. Aralık ayından itibaren başlayacak olumlu baz etkisi ile her ne kadar enflasyonda en kötünün görüldüğü düşünülse de, 2018 yılının ikinci yarısında % 10 seviyesine gerileyecek bir enflasyonun kimseyi mutlu etmeyeceğini düşünüyoruz
Kaynak: TÜİK
Emre Değirmencioğlu (@emredegirmenci5)
Grup Müdürü • Group Manager
Hazine Bölümü • Treasury Department
Yasal Uyarı: Bu e-postada yer alan yorumlar, kişisel bilgi ve tecrübelere dayanarak ve/veya güvenilir olduğuna inanılan kamuya açık kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır. Bu yayındaki bilgilerin kullanılması sonucunda yatırımcıların uğrayabilecekleri doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan, kar yoksunluğundan, manevi zararlardan, her ne surette olursa olsun kullanımı olumsuz etkileyecek her türlü sonuçtan dolayı Kıbrıs İktisat Bankası Ltd. ve ayrıca her ne nam altında olursa olsun her ne akitle bağlı olursa olsun her türlü çalışanı ve bu yazının
yazarı
hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz ve/veya bu bilgiler, hiçbir surette gönderenleri ilzam etmez ve/veya sorumlu kılmaz. Kullanan ancak kendi bilgi, inisiyatif ve değerlendirmesi ile hareket etmelidir.